7 Kasım 2008 Cuma

Uykulu günler, ilk günler...

Dün bir toplantı çıkışında, gittiğim şirkette görevli bir kadın geldi yanıma. Kaç aylık hamile olduğumu sordu ve kendisinin de hamile olduğunu söyledi. Henüz 1.5 aylıkmış bebeği... Onunla yaptığım konuşma beni seninle ilk günlerimize götürdü. Hayatımın en uzun en tatlı uykularını o aylarda yaşamışımdır. Eve gelir gelmez uyumaktan başka bir şey düşünemiyor ve kendimi hemen yatağa atıyordum. Bu uzun uyku seanslarının çoğunda baban da bana eşlik ediyordu. Sanırım seninle ilgili sorumlulukları paylaşmaya o zamandan bu şekilde paylaşmaya başladığını düşünüyordu.

Seninle ilk günlerimiz uyku mahmurluğunda, müthiş sevinçli ve bugün görüyorum ki çok çabuk geçti. 4 haftalık minik bir bebeydin bugün annenin karnını hoplatan 30 haftalık bir delikanlısın.

Varlığını öğrendiğim o ilk uykulu günlerden kucağımda olduğun o ilk uykusuz günlere geçmek için sabırsızlanıyorum benim canım Fıratım.

Uykusuz geceler için yatağımızın yanında abajurumuz, kalbimizde her cefayı göğüsleyecek sevgimiz hazır.

Hiç yorum yok: