8 Eylül 2008 Pazartesi

İçim kıpır kıpır

Oh be sonunda. Artık neredeyse emindim bana çektiğinden ve müthiş tembel bir bebek olduğundan. Bugün mahcup ettin beni ve kıpır kıpır oynayarak babanın oğlu olduğunu gösterdin. Yemek yerken özellikle coştun. Bu sürekli yemek yemem için bana verdiğin bir mesaj mı yoksa? Böyle düşünmek işime gelir açıkcası.

Babanla haftasonu provadaydık. Önce Cansu'yu görmeye gittik sonra Sarp'ı. Sarp, minicik bedeniyle öyle yaygara koparıyordu ki baban bir ara korktu. Gaz sancısı işte, sizin de bütün derdiniz bu... Cansu ise dudaklarını büze büze ağlayacağına dair ilk sinyalleri veriyor sonra bir iki hıklamayla geçiştiriyordu. İkisi de birbirinden şeker olan bu bebeler, seninle ilgili iştahımızı iyice kabarttı (İştah mı. Bugün bütün kelimeler mideye çıkıyor).

Bugünkü kıpırdanışların senin bir hayal olmadığını hatırlattı hep bana. Ve fakat incecik örülmüş bir hayal kadar büyüleyici olduğunu da.

Hiç yorum yok: