Artık doğum öncesi eğitim programından mezun olmak üzereyim. Belki bir diploma, sertifika falan verirler diye umutla bekliyorum. İlk kez bir eğitimi hiç devamsızlık yapmadan bitireceğim için birileri beni ödüllendirmeli. Hiçbir şey olmazsa en azından baban son eğitimden sonra beni yemeğe çıkarmalı. Manda sütünden yoğurt yiyerek bir kutlama yapmalıyız mesela...
Dün yine önemli bir eğitim vardı; anestezi ve doğum sonrası kadın sağlığı... Eğitimin ilk kısmı epey uzun sürdü. İkinci kısma neredeyse çıkış saatimizde geçtik. Ders ilerlerken birden arka kapı müthiş bir gürültüyle açıldı. Gelen babandı. Zaten öyle heybetli bir girişi de ondan başkası yapamazdı herhalde. O girdiğinde beyazperde de "memeler" yazıyordu. Hah dedim en heyecanlı yerinde geldin... Ders kısa bir süreliğine kesildikten sonra devam etti. Tabii benim için değil. Baban yine bir marjinal etkinliğinde bir iki bira yuvarladığından bir türlü rahat durmuyordu. Kah öpmek istiyor kah bir şey söylüyor kah elini karnımda gezdirip konsantrasyonumu bozuyordu.Ya hoca dersi dinlemediğimizi fark edip "evet hürücan söyle bakalım nerde kaldık" deseydi ne cevap verecektim. Aklımda derse dair tek bir şey vardı "memeler".
Son iki derse yalnız girmeyi tercih edeceğim sanırım. Baban iyi bir sıra arkadaşı değil. Sınıfta ondan başka yaramazlık yapan olmadığı için çok dikkat çekiyor ayrıca. Koca, memeler konusunu kaçırdık ya... Senin ekmek kapın.
12 Eylül 2008 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder